20 Ekim 2010 Çarşamba

NUSRET ÇOLPAN


İstanbul’da yaşayanlar metro duraklarında görüyorlar çoğu kere O’nun eserlerini. İnce ince detaylandırılmış, canım İstanbul minyatürlerinin sanatkârından bahsediyorum. Nusret Çolpan, 1957 yılında Bandırma’da doğmuş, Yıldız Teknik Üniversitesinde Mimarlık Eğitimi almış ve bu arada klasik sanatlarımızın iki ustasından Doktor Süheyl Ünver ve Azade Akar’dan minyatür dersleri almış, vefat ettiği 31 Mayıs 2008 tarihine kadar bu sanatta sayısız eserler vermiş bir üstat.
Çoğumuz adını ilk kez duyuyoruz değil mi? Hatta pek çoğumuzun, minyatür denince aklına pek de anlamlı bir şeyler gelmiyor. Maalesef klasik sanatlarımıza, hüsn-ü hatta, ebruya, minyatüre ve bunların emektar sanatkarlarına yabancıyız. Oysa ortak estetik anlayışımız ve mazimiz bizi biz yapan şeylerin başında geliyor. Tanpınar şöyle bir şey demişti galiba;
“Tarih sıçramaz. Kaldı ki sıçramak ve ufuk değiştirebilmek için bile bir yere basmak lazımdır.” Sahi, estetik algımızı ne zaman kaybettik biz?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder